10 Aralık 2020
Sunucu:Akvim TV
10 Aralık 2020
Doğan ÜNLÜ: CHP’li Erbilgin ve Baltacı’dan Beklentimiz İhsan Değil Gölge Etmesinler Yeterlidir .


Doğan ÜNLÜ: CHP’li Erbilgin ve Baltacı’dan Beklentimiz İhsan Değil Gölge Etmesinler Yeterlidir
Kıymetli basın mensupları;
Gündem değerlendirmesi ve kamuoyunda oluşturulan bilgi kirliliğini gidermek, hemşehrilerimizi aydınlatmak amacıyla bugün burada sizlerle beraberiz. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.Basın toplantımıza hoşgeldiniz.
Bugün 10 Aralık. Ülkemizde kurtuluş mücadelesi verilirken Kastamonu Kız Öğretmen Lisesinin önünde toplanan 3000 kahraman Kastamonu’lu Türk kadınının işgale karşı “Dur” dediği mitingin düzenlenişinin 101. yıldönümü. İşgale uğramamasına rağmen kurtuluş mücadelesinde en fazla şehit veren illerin başında gelen Kastamonu’da Türk kadınının işgale karşı böylesine güçlü bir ses yükseltmesi vatan müdafaasının seyrini değiştirmiş, milletimize ve cephedeki askerimize moral olmuştur.
Türk kadını sadece miting yaparak bir duruş ortaya koymamıştır. Aynı zamanda cephedeki askerimize mühimmat taşıyarak, gerektiğinde cepheye giderek kurtuluş mücadelemizde büyük bir destan yazmıştır. Bugün burada bu açıklamayı güvenle yapabiliyorsak bilmeliz ki o zor günlerde verilen mücadelenin sayesindedir. Bu vesileyle 10 Aralık 1919 tarihinde İlk Türk Kadın Mitingini düzenleyen kahraman kadınlarımızı ve şehitlerimizi rahmetle ve minnetle anıyorum.
Saygıdeğer basın mensupları;
Covid-19 salgını tüm dünyada devam etmektedir. Salgın sürecini maalesef hepimiz yoğun bir şekilde yaşıyoruz. Bu süreçte hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Cenab-ı Allah’tan rahmet, yakınlarına sabr-ı cemil niyaz ediyorum. Hasta olanlara da acil şifalar diliyorum.
Şunu bilmeliyiz ki, millet olarak birbirimizden farkımız olmadan hepimiz Türkiye gemisi içerisindeyiz. Hepimizdeki bu can emanettir ve hepimizin farklı sorumlulukları vardır. Buna göre aziz milletimiz ülkemizi yönetme görevini 19 yıldır Ak Partimize vermektedir. Milletimizin bu takdirleriyle Ak Parti ülkeyi yönetirken kendisine yardımcı olma sorumluluğunu da diğer partilere vermiştir.
Bizler Ak Parti olarak milletimizin muzdarip olduğu her konuda, milletimizin menfaatine olacak şekilde, gerek bizlere verilen bilgiler doğrultusunda, gerekse bizlerin ulaştığımız bilgiler doğrultusunda yapılması gereken müdahaledir, yatırımdır, düzeltimdir, girişimdir adına her ne derseniz yetkimiz ve gücümüz nispetinde Genel Başkanımızın liderliğinde bakanlarımızla, milletvekillerimizle, tüm teşkilat mensuplarımızla, bürokrasideki görevlilerle birlikte gayret gösterdik göstermeye devam ediyoruz.
Bizler bu gayreti gösterirken de gölge edip köstek olanlar olduğu gibi destek olanlar da olmaktadır. Haliyle bir çok denge unsurları da meselelerin içerisinde cereyan etmektedir. Bizler aşkla, şevkle, heyecanla çalışıyoruz. Milletimiz ve Kastamonu için çalıştığımızı birileri görmek istemese de bizleri gönülden tanıyan insanlar mutlaka görmektedir, takdir etmektedir. Yine bir diğer husus kürsüden konuşmak marifet değildir. İş yapmak, hizmet etmek ve insanların duasını almak marifettir. Konuşmaya baktığınızda öğrettiğiniz zaman papağan da konuşmaktadır. Lakin sadece konuşturup eğlendirmesiyle kalmaktadır. Bundan daha ilerisi yoktur.
Şimdi kürsünün arkasından konuşmakla işin içinde olmak farklıdır. Masa başında istediğiniz her yere söz yetiştirebilirsiniz. İnsanların bildiği bilmediği her konuda yalan yanlış konuşabilirsiniz. Sorgulamalarını da beklemezsiniz. Ama işin içinde olduğunuz zaman konuşmaktan ziyade eylemi göstermeniz gerekir. Eseri ortaya koymanız gerekir. Çünkü sorumluluk taşıdığınızın bilincinde olursunuz. Bu sebeple de milletimize en güzel hizmeti yapma gayretinde olursunuz. Malumunuz olduğu üzere Ziya Paşa’nın deyimiyle; ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz, kişinin görünür rütbe-i aklı eserinde.
İşte bizi eleştirmekten başka bir iş yapmayan, ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal’in kurduğu partiyi amaçlarından uzaklaştırıp, onun hiçbir düşüncesiyle ilgili ortak bir nokta bırakmayıp fersahlarca uzaklaştıran, kendi emelleri için kullanan CHP il başkanı ve milletvekili şuan icraat makamında olmadıkları için bahsettiğimiz bu hususun ne demek olduğunu anlayamazlar. Anlayabilselerdi anlatabilirlerdi ve bugün insanımız onların yanında olurdu. Kaldı ki mevcut il başkanı ve milletvekili bu toplumun değerleri bir yana asgari müştereklerinden uzakta uç noktalarda yer alan insanlardır.
İstedikleri kadar toplumun içine giriyormuş gibi görünsünler, istedikleri kadar toplumun derdini dert edinmiş gibi görünsünler, istedikleri kadar kürsülerden konuşsunlar, bu takiyye aziz milletimize sökmez. CHP’de üye olarak bulunan hemşehrilerimize de bu sökmez. Ki bunu CHP’deki seçmen ve üyelerin de bizden daha iyi bildiğini biliyoruz. Haliyle 19 yıldır Ak Partiyi iktidar yapan milletimizin duruşunu görmemezlikten gelen CHP il Başkanının ve milletvekilinin şapkalarını önlerine koyup günlerce düşünmeleri gerekir.
Yaşadığımız salgın süreci sadece ülkemize mahsus bir durum değildir. İster imtihan kabul edelim ister evrensel siyasi bir senaryo, ama neticede bu süreç şuanda yaşanıyor. Dünyanın ileri ülkeleri diye kabul edilen ve sizin hayranlıkla baktığınız başta ABD olmak üzere bütün gelişmiş ülkeler, şuan bizim yaşadığımız pandemi sürecini çok daha ağır bir şekilde yaşamaktadırlar. Ancak hiçbir ülke bizim insanımıza verdiğimiz önemi vermemektedir. Zira televizyonlarda, sosyal medyada bu ülkelerde yaşayan binlerce insanın değil tedavi görmek, hastaneye dahi giremediklerini, sokaklarda öldüklerini hepimiz gördük. Biz ise asırlardır süregelen millet geleneğimiz gereği insanlığımız, devlet anlayışımız ve inancımızın bize emrettiği üzere insanımızın en değerli varlık olduğu bilinciyle bu zor dönemi ülke olarak en az zararla atlatmanın gayretini gösteriyoruz.
Bu noktada CHP’nin uç noktadaki il başkanından ve milletvekilinden bizim beklentimiz bir ihsan değildir. Gölge etmememeleri bize yeterlidir. Bilip bilmeden, elinize ulaşan her afaki konunun ne olduğunu araştırmadan mal bulmuş mağribi gibi, marifetmiş gibi, Amerika’yı yeniden keşfetmiş gibi, bir açık bulmuş gibi pervasızca saldırmak sadece tribünlere oynamaktır ve çarpık bir siyasi anlayışın göstergedir. Bu tavır Gazi Mustafa Kemal’in anlayışı değildir. Bu anlayışı inanıyoruz ki CHP’deki hemşehrilerimiz de kabul etmiyorlar. Ancak Kastamonu’da Gazi Mustafa Kemal’in kurduğu CHP’ye gönül veren hemşehrilerimiz, orada kurulan çarkı henüz aşamadıkları için maalesef Gazi Mustafa Kemal’in fikirleriyle alakası olmayan uç başkanı ve vekilininin bu hallerini çekmek zorunda kalmaktadırlar.
Kıymetli Hemşehrilerim
Ülkede olumsuz algı oluşturmak kimseye bir şey kazandırmaz. Felaket tellallığı yapmak başımızı göğe erdirmez. Vicdan, yapılan iyi şeyleri görmeyi emreder. Vicdan, iyi günde kötü günde iyilik için çalışmayı emreder. Birliği-beraberliği emreder. Vicdan kuşandığımız sorumluluğun manasını anlamayı ve gereğini yapmayı emreder. CHP’nin uç il başkanının konuşmalarındaki samimiyetinin olup olmadığını önümüzdeki günlerde göreceğiz. Yine de ben kendisine yol göstermesi bakımından birkaç konuda bazı hususları sizlerle paylaşıyorum.
Yardımlar engellendi konusu bir çarpıtmadır. Olağanüstü bir dönem yaşanıldığı için maksat bütün her şeyin organize şekilde kurum ve kuruluşlar arasında bağı koparmadan, iş ve işlemlerin birden fazla tekrar edilmeden bir senkronizasyon içinde olması amacıyla yapılanları yok sayıp, yardımlar engellendi diye söylemek ve salgını fırsat olarak görmek, CHP İl Başkanının ve milletvekilinin sadece aziz milletimizden gerçeklerden ne kadar uzak olduklarını gösterir.
CHP il başkanı sağlık çalışanlarının sayısının artırılması gerektiğini ifade etmiş. Sağlık Bakanlığı salgın sürecinde binlerce insanı sağlık alanında işe aldı. Personel alım süreci hala devam etmekte olup CHP il başkanı her konudan olduğu gibi bu konudan da bihaberdir.
Hastaneler konusunda da kamuoyunda kasıtlı olarak bilgi kirliliği oluşturulmaktadır. Öncelikle hastanelerimizde hastalarımızın yatışlarıyla ilgili yer sıkıntımız yoktur. Vaka sayılarının en yüksek olduğu şu dönemde dahi hastanemizde sağlık hizmetleri yeterli bir şekilde vatandaşımıza sunulmaktadır. Gerek görüldüğünde Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanemiz ve ilçe devlet hastanelerimiz, hazır bir şekilde bekletiliyor hastaneye dönüştürülebilecek şekilde öğrenci yurtlarımız başta olmak üzere yerlerimiz fazlasıyla hasta ihtiyacını karşılayacak niteliktedir.
Dolayısıyla CHP il başkanının ortaya attığı yemekhanenin ve acil koridorlarının yoğun bakım ünitesi olduğu yalanına kendisinin de inanmamasını tavsiye ediyorum. Arzu etmesi halinde hastanemizin yeri bellidir. Hastaneye giderek yoğun bakım ünitesi diye iddia ettiği yemekhanenin ve acil koridorlarının dediği gibi olmadığını görecektir. Sağlık çalışanlarını motive etmesi gerekirken, yalanlarıyla hem sağlık çalışanlarının hem de halkımızın moralini bozmaya çalışması tipik bir CHP ifsat zihniyetidir, buna hakkı yoktur.
Bu noktada pandemi ile mücadele sürecinde olağanüstü bir gayret ortaya koyan sağlık çalışanlarımıza şükranlarımı iletiyor, her zaman yanlarında olduğumuzu bilmelerini özellikle istirham ediyorum.
Ballıdağı pandemi hastanesi olarak değerlendirmemiz bu aşamada ulaşım, fiziki yapı dikkate alındığında doğru bir yaklaşım değildir. Ballıdağ hastanesi koğuş sistemine göre dizayn edilmiş bir binadır. Dolayısıyla covid hastalarının izole olarak tedavi görmesi gerektiğini göz önünde bulundurursak orayı pandemi hastanesi olarak kullanmak bu günkü şartlarda mümkün değildir. 14 Aralık tarihinde Daday Orman İşletme Müdürlüğümüz tarafından Ballıdağ için ihale yapılacaktır.
Biz burayı tüm yatırımcılarımıza tavsiye ediyoruz. Gelecek olan yatırımcıya her türlü kolaylığın sağlanması konusunda da yardımcı olacağız. Merak ettiğim husus CHP milletvekili Ballıdağ’a gidip videolarda boy göstermek yerine buraya yatırımcı çekmeye çalışıyor mu? Ne yaptı ne yapacak bunu göreceğiz .Samimiyeti varsa bunu yapar. Ben bu güne kadar kendisinin böyle bir çabaya girdiğine şahit olmadım.
Özel Uğurlu Hastanesinin ruhsat süresi bakanlık nezdinde yaptığımız girişimler sonucunda 4 defa uzatılmasını sağladık. Bugüne kadar iflas masasından iki defa ihaleye çıkarıldı, fakat alıcı çıkmadı. 13 Ocak 2021 tarihinde iflas masası tarafından Uğurlu Hastanesinin yeniden ihalesi yapılacaktır. Buranın hizmete girmesi için her kesimle görüşüyoruz, yatırımcıların talip olması için üstün bir gayret harcıyoruz. İnşallah özel sektör eliyle bu yatırım hizmete girecektir. Bizler de Ak Parti kadroları olarak üzerimize düşen her konuda destekçi olacağımızı bildiriyoruz.
Bu noktada şunu da ifade etmek istiyorum. Bu gerçekleşecek ihalelere CHP il başkanı ve milletvekili samimiyetlerini göstermeleri bakımından boş konuşmak yerine İş bankasındaki hisseleriyle girebilirler. Hiç olmazsa CHP’nin İş bankası hisseleri topluma faydalı bir işte kullanılmış olur.
Eğitim öğretimin fiziki olarak yapılması önceliğimizdi. Salgının ilerlemesiyle birlikte EBA sistemi üzerinden eğitimin devamı yönündeki kararla birlikte ortaya çıkan tablet ihtiyacı nedeniyle ihtiyaç sahibi öğrencilerimize tablet verilmesiyle ilgili çalışma tamamlanmıştır. Bu konuda Milli Eğitim Bakanlığımız koordinasyonunda il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerimiz tarafından ihtiyaç sahibi olan öğrencilerimizin tespiti yapılmış olup yakın bir süreçte tablet bilgisayar dağıtımı yapılacaktır.
Yine bir diğer konu bir kaymakamımızla görüşmemizi maalesef CHP il başkanı ve milletvekili, dünya yerinden oynamış, büyük bir felaket yaşanmış gibi sosyal medyada o onu dedi, bu bunu dedi gibi çocukça söylemlerle uğraşmaktadırlar. Bizim bu söylemlerden çok daha ciddi konularla meşguliyetimiz var. Dedikoduya maalesef vaktimiz yoktur. Siyasetçilerin bürokratlarla uyum ve koordine içerisinde olması CHP il başkanının zoruna gitmemesi gerekiyor. Kaldı ki bazı illerde CHP teşkilatlarının valiler ve kaymakamlarla görüşmelerinin olduğunu sosyal medyaya baktığınız zaman görürsünüz. Dolayısıyla böyle faydasız bir tartışma çıkarmaya çalışmak sadece vakit kaybıdır.
Kaymakamın ve il başkanının konuşacağı konular bellidir. Bizim konumuz yer ve zaman mefhumu gözetmeden hep Kastamonu, hep vatan, hep millete hizmettir. Kaymakam kiminle görüşeceğini CHP milletvekiline ya da il başkanına soracak değildir. Muhtemelen kendileri zamanında valileri il başkanı olarak atadıkları günleri unutuyor. Ama o günler geride kaldı. Ak Parti iktidarları döneminde milletvekiliniz rahat bir şekilde Sanayi ve Teknoloji bakanımızla, diğer bakanlarımızla veya genel müdürlerimizle görüşebiliyor. Bu görüşme olanağının bakanlığımızca sağlanıyor olması Partimizin tüm Türkiye’yi kapsayan siyasi anlayışının göstergesidir.hem söylemimizin hem de eylemimizin aynı olduğunun bir kanıtıdır. Biz bu görüşmeleri CHP il başkanı gibi sulandırıp da tartışma konusu haline getirdiğimizde memleketimize ne faydası olacağını sormak istiyorum.
Boş işler ile ilgileniyorsunuz boş…
Sayın Erbilgin, ben senin içi boş, gereksiz bu ve benzeri söylemlerine cevap vermekle harcayacağım süreyi memleketime faydalı bir iş yapmaya harcıyorum.
Bizlerin husumete vakti yoktur. Çocukça ve millete zerre miskal faydası olmayacak, fındık kabuğunu doldurmayacak, kimi konuları basın toplantısı adı altında açıklamakla CHP’nin uç il başkanı ve uç milletvekili kendilerine yakışanı yapmışlardır.
Genel başkanınız öğretmenlerimize hakaretler savuruyor. Ali Mahir Başarır adında milletvekili sıfatını taşıyan bir zat çıkıyor, kahraman ordumuza “satılmış” diye alçakça bir ifade kullanıyor. Sizler “Sen kim, ordu kim” başlığı altında sosyal medya hesaplarınızdan Sayın Cumhurbaşkanımıza hakarete varan paylaşımlar yapıyorsunuz. Siz önce PKK’nın temsilcileriyle yol yürümeyi, dirsek temasında olmayı, “Birlikte iyi sallama” girişimlerinizi bırakın, sonra kahraman ordumuza ve milletimizin geleceği için gece gündüz demeden koşturan, ordumuzu da yerli ve milli üretimlerle donatan Dünya lideri Sayın Cumhurbaşkanımıza dil uzatma cüretinde bulunmak sizin haddinize değil. Ne zaman PKK’ya operasyon yapsak sesi CHP’den geliyor. Bir de bakıyoruz ki terörist cenazelerinde boy gösteriyorsunuz. Sonra yanınıza diğer ortaklarınızı alıp terör örgütünün temsilcileriyle anayasa yazıyorsunuz. Siz bu küstahlığı ve cüreti gösterip utanmadan milletin huzuruna çıkacak yüzü nereden buluyorsunuz? Kadın hakları diye feveran edip tacizcileri, tecavüzcüleri partinizde tutuyor, üstelik koruyorsunuz. Sayın Baltacı ve Erbilgin, siz kendi içinizdeki pislikleri temizlemeye mesai harcayın. Sayın Cumhurbaşkanımıza, fedakar öğretmenlerimize, kahraman ordumuza, hizmet sevdalısı kaymakamlarımıza dil uzatmayı bırakın. İlk seçimlerde de milletimizin sağ duyu ve kararıyla sandığa gömüleceğinizi sakın unutmayın. Biz sizin iftiralarınıza, karalama kampanyalarınıza bakmadan sadece milletimizin refahı için, ülkemizin 2023 hedefleri için koşturmaya, milletimize hizmet etmeye devam edeceğiz.
Daha fazla vaktinizi almamak adına toplantımızı burada sonlandırıyorum. Rabbim hepimizin yar ve yardımcısı olsun. Teşrifleriniz için hepinize teşekkürlerimi sunuyorum.
DOĞAN ÜNLÜ
AKPARTİ KASTAMONU İL BAŞKANI